“Allah’ım çok tatlıyız!”

Herkese selam;

Koray Candemir röportajının ardından etkisi hala geçmemesi (:)) ve bununla beraber de işlerin yoğunluğu sebebiyle anca yeni yazımı yazabiliyorum. ( Kıymetinizi bilin hesap verdim. :) )

Geçtiğimiz hafta sonu, Gezi Parkı’ nın birinci yılında bir çok kişi orada bulunmak istedi ama alınan güvenlik önlemleri dolayısıyla Gezi Parkı kapatıldı, İstanbul halkına fazla fazla artan bir polis güvenliği sağlandı, İstiklal Caddesine çıkış var giriş yoktu. Gözümüz kulağımız oradaydı ben ofiste bir yandan çalışıyor, bir yanda da orada olanları takip ediyordum.

Karşıma bir “Vine” videosu çıktı ve delinin biri videoda polisler yanında, sağında, solunda bulunurken selfie ( Özçekim) videolar çekiyor “Allah’ım çok tatlıyım!” diye bağırıyordu. Bir anda yüzümü bir gülümseme aldı ve kahkahalara boğuldum. “Deli bu! :) Kesinlikle bu adamın kim olduğunu bulup; bunu nasıl ve neden yaptığını öğrenmeliyim. Deli yahu bu kesinlikle bizden!!!”  (:D) dedirtti ve akşam kendisine ulaştım. Sizin için bu deli adamla röportaj yaptım.

Hepimiz kadar deli olan bu adamın adı Hasan Basri Keleş… Bir Finans Manager, fotoğrafçı, sözlük yazarı, fenomen, eğlenceli, komik…  :) Röportaj için kendisine çok teşekkür ederim. Hadi bakalım buyurunuz… IMG_1069

 

İrem Ezgimen : Barva kimdir?

Hasan Basri Keleş: Barva 27 yaşında, özel bir şirkette “Finans Manager” olarak çalışan bir beyaz yakalı kişi :) İstanbul’ a 4 sene önce yerleşti. Adeta yılların İstanbullusu yani :)

İrem Ezgimen : Gezi süresince çok aktif paylaşımlarda bulunan birisin ve sosyal medyada paylaştığın video çok konuşuldu. Böyle bir video çekmek nerden aklına geldi?

Hasan Basri Keleş: Evet… Geçen sene Gezi Direnişinde baya aktiftim, direniş boyunca Gezi Parkı’nda kaldım. Eve gitmek ihanetmiş gibi geliyordu o yüzden geçen senenin bende psikolojik travması daha fazla, olumlu yönde tabii bu… Unutamıyorum o güzelliği keşke arkadaşlarımız öldürülmeseydi de güzel hatırlayabilseydik Gezi Direnişimizi!

İrem Ezgimen : Video ile insanlara “Özçekim” kelimesini sevdirmeyi başardın. Bu kadar beğeni toplayacağı tahmin etmiş miydin?

Hasan Basri Keleş: Kesinlikle hayır! Zaten videonun tutacağını bile bu kadar düşünmemiştim. Hani “lan şöyle bir şey yapayım bugün…” gibi düşüncem olmadı zaten. O anlık bir sivil itaatsizlik eylemiydi. “Özçekiiiiimm” dememin sebebi de işte biraz da TDK ’yı ti’ye almaktı ama insanlar artık “Özçekiiiim” diye fotoğraflar çekiyor bu da güzel bir şey.

İrem Ezgimen : Bir röportajında gözaltına alınmaktan korkmadığı söylemişsin. Videolarda herhangi yanlış bir şey olmamasına rağmen alınsaydın ne yapardın?

Hasan Basri Keleş: Bilmiyorum ki emniyete götürülür, muhtemelen herkese yaptıkları gibi darp edilir, avukatlarımın gelmesini beklerdim. O kadar olağan ki artık keyfi gözaltılar bunu önceden kestirebilmek imkansız zaten.

İrem Ezgimen : “Allah’ım çok tatlıyım.” Arkadaşlarınla aranda geçen bir geyik muhabbetinden mi, yoksa bir anda aklına gelen bir cümle mi? Bu fikir nasıl oluştu?

Hasan Basri Keleş: Arkadaşlarımız arasında sürekli dönen bir geyik muhabbeti aslında. bu zaten o günde bir anda aklıma geliverdi böyle bağırarak söylemek. Normalde kendimi biliyorum. Evet, tatlıyım (Kahkaha) Onun dışında “bu ne özgüven!” diyorlar da sadece kendim ile barışık bir insanım, o kadar barışığım ki; o gün işte polisler beni ruh hastası sanmış olabilir. :)

İrem Ezgimen : Aynı zamanda birçok kişinin severek takip ettiği “ekşi sözlük” yazarlarındansın isminin açığa çıkması sözlük açısından sorun oldu mu?

Hasan Basri Keleş: Yok olmadı, bilenler biliyor zaten ekşi’de de bu sefer daha fazla insan tanımış oldu, çok tebrik mesajları aldım hepsine selamlar..

İrem Ezgimen : Sosyal medyayı aslında çok aktif kullanan ve çok fazla takipçisi olan birisin. Bunun sana olumlu ve olumsuz etkileri neler oluyor?

Hasan Basri Keleş: Benim bir sözüm vardır ve  tüm biolarımda yazardı yeni yeni kaldırdım. O da şu: “Hiç ciddi olamadım şu hayatta, burada da olmayı düşünmüyorum” yani ben kendi kendime konuşan, eğlenen birisiyim ee bu da insanların ilgisini çekiyor, takip ediyorlar sağ olsun. Olumsuz bir etkisi sadece ailevi çünkü; yaptığım trollükleri babam, annem anlamıyor çok kızıyorlar.. :(

İrem Ezgimen : Sosyal yaşantında ve sözlükte insanların duruma bakış açıları nasıl oldu?

Hasan Basri Keleş: Sözlüğümüzden de o kadar çok olumlu şeyler geldi ki; evlenme teklifi bile geldi. Kabul ettim evlençez işte birbirimizi görmeden. :) Şaka bir yana sözlük benim için her zaman farklı bir yer olmuştur. Çok severim canıııım sözlüğümü :)

 

İrem Ezgimen : Video ile alakalı çok olumlu olduğu kadar olumsuz da yorumlar aldın bununla ilgili sen ne demek istersin?

Hasan Basri Keleş: Olumsuz yorumlardan bahsedeyim aslında ya çok küfür, hakaret ve az miktar da olsa tehdit geldi ama normal tabii bu şeyler, mizahı herkes kaldıramayabiliyor. Bugün mizah yapan insanlar öldürülüyor falan.

İrem Ezgimen : Bu arada “Babam peşimde” diyorsun birazda sanırım babandan çekinme durumları söz konusu bunun sebebi nedir?

Hasan Basri Keleş: Evet kendisi emekli bir Emniyet Mensubu olduğundan yaptığıma kızdı. Bizi madara ettin dedi. Sonuçta komşunun oğlu böyle bir şey yapmaz ya ondan galiba. :)1

İrem Ezgimen : Bir firmada çalıştığını biliyorum ama en çok keyif aldığın işinde fotoğrafçılık olduğu konusunda bilgim var. Fotoğraf merakı nerden geliyor?

Hasan Basri Keleş: Aslında keyif değil benimkisi Fotoğrafçılık mesleğim… Bunu yapmak bana çok zevk veriyor ama hayat şartları işte beni bir firmada beyaz yakalı olmaya itti. 2048

İrem Ezgimen : Anladığım kadarıyla hayatını bir fotoğrafçı olarak devam ettirmek gibi planların var. Bununla ilgili çalışmaların neler?

Hasan Basri Keleş: Bir planım yok. haftasonu tatil günlerimde zaten mesleğimi icra ediyorum. Teklifler olsa keşke, hayat bayram olsa.:) Evet, Sokak Fotoğrafçılığı ve konserlerde fotoğraf çekmeyi çok seviyorum. Sanatçının şarkıyı söylerken kendinden geçtiği anlarda ben de geçip basıyorum deklanşöre… 2

İrem Ezgimen : Fotoğraflarını çekmek istediğin kimse var mı?

Hasan Basri Keleş: Öyle ünlüleri çekeyim gibi bir derdim yok. Piyasa da bir malum şahıs var. Normalde “fotoğrafçı” demem ona ama işte çekiyor ne yapalım.. Büyük konuşuyorum gibi ama öyle değil sürekli tanındık simaları çekersen haliyle seninde marka değerin yükseliyor ha ben de çekerim o ayrı ama sürekli değil işten işe… Fotoğraflarını çekmek istediğim bir kaç kişi var. Mesela,  Ceylan Ertem, İrem Sak, Haluk Bilginer, Serkan Keskin.. Son olarak Ara Güler’in çok güzel bir sözü var, onunla bu soruyu kapatayım. ” Zaten hayat da küçük insanların hayatı. İngiltere Kraliçesi’nin hayatı bir b*ka benzemez ama küçük insanların hayatı hayattır.” 5

İrem Ezgimen : Bir fotoğrafçı olarak devam ettirebilirsen ulaşmak istediğin ve hayalini kurduğun nokta neresi? ( Deli adama da böyle soru olmaz ama idare et. :) )

Hasan Basri Keleş: Fotoğraf çekmek sonu görünmeyen bir şey çektikçe yenisi geliyor, yeni çekim teknikleri öğreniyorsunuz, yeni bakış açıları kazanıyorsunuz falan… Sonu gelmesin aslında bakarsan o ana ulaşmak bir son gibi. Her şeyin sona ermesi gibi bir şey ama ulaşmak istediğim şeyler de var tabii mesela kendime özgü fotoğraflarımın tanınması olabilir. Bu Barva ‘nın demeleri gerek bu da çok zor tabii gerçekten fotoğraf aşığı kimseler anlayabilir bunu.. Özgünlük güzel şey…9

İrem Ezgimen : Peki sosyal hayatında nasıl biridir Barva?

Hasan Basri Keleş: Konuşmayı pek sevmiyorum aslında yazmak daha güzel geliyor ama eğlenceliyimdir. Çok çok insan trollerim. Bir kalabalık ortamda bir şey tartışılıyorsa çoğunluğun aksine zıttı savunurum çünkü trollük bunu gerektirir böyle zevk alıyorum ne yapayım, evet manyak ve ruh hastasıyım. :) Arkadaşlarım ile gayet eğlenceli vaki geçiriyorum bu sebeple o hallerimizi Vine çeksek aslında o zaman olay olur ama istemiyorum bundan sonra sadece polislerin siniri bozacağım.
İrem Ezgimen : Peki müzik… Kimleri dinler, takip eder ve konserlerine gidersin?

Hasan Basri Keleş: Protest müziği çok severim, sanat müziği de severim ruh halime göre şekilleniyor… Kendimi bir müzik türü ile sınırlandırmıyorum.

İrem Ezgimen : Seni takip etmek isteyenler için iletişim bilgilerini verir misin?

Hasan Basri Keleş: Tabii ki

Twitter: http://www.twitter.com/barva

Vine: Barva

İnstagram: http://www.instagram.com/hsnbsrk

Altın Kelebek’ten inciler

İlk kez 1972 yılında düzenlenen ve bu yıl 39.su gerçekleştirilen Hürriyet Altın Kelebek Ödül Töreni önceki gece Kanal D ekranlarında Haliç Kongre Merkezi’nden canlı yayınlanırken, bir kez daha bu ödül töreni işini her nasılsa beceremediğimizi gösterdi. Geçtiğimiz yıl Tuğba Ekinci’nin Tarkan ödül aldığı sırada sahneye fırlayıp “sen neden okul yaptırmıyorsun” diye sorarak Tarkan’a da izleyenlere de şok etkisi yarattıktan 1 yıl sonra bu kez sunuculardan Sarp Apak’ın gaf üstüne gaf yapması geceye damgasını vurdu. Geçen yıl Beyaz’la birlikte geceyi sunan Ayşe Arman’ı eleştirenler, bu yıl onu çok aramış olmalılar..

Apak’ın; Van’da bulunan Halil Sezai‘ye canlı bağlantı yapıldığında “Orası nasıl Van?” demesi çok garipti doğrusu. “En iyi çıkış” yapan ödülün 3. albümünü yayınlamış ve rüştünü ispatlayalı çok olmuş Gökçe‘ye verilmesi kafaları karıştırırken aynı ödülün Halil Sezai’ye de verilmesi şaşırtıcı oldu, o zaman En iyi çıkış yapan-lar falan denmesi gerekmez miydi? TSM tarzındaki -benim de çok başarılı bulduğum- son albümü nedeniyle Sertab Erener‘e layık görülen (ve gerçek şu ki bu yönüyle izleyiciden eleştiri alan) “En iyi TSM Kadın Sanatçı” ödülü açıklandığında bu işe Sertab’ın da epey şaşırdığı kameralardan kaçmadı. Çünkü albümü yaparken ne Sertab’ın böyle bir iddiası vardı, ne de albüm Sertab’ı TSM sanatçısı yapmadı. Yine de Hürriyet kendi içinde değerlendirip onu bu ödüle layık görmüş. Ancak asıl şok edici olan, Sarp Apak’ın “Sertab’da da her yol var” gibi ağza alınmayacak bir gafa imza atmasıydı.  ‘En İyi Kadın Sanatçı’ ödülünü almak için sahneye çıkan Göksel için “Bu kızcağız” tabirini kullanmakla yetinmedi, ödülü verdikten sonra da “Göksel’i salmıyoruz” dedi. Sezen Aksu‘nun ödül alan “Vay” klibi için “Sezen’in gözükmediği klip” dendi ama videonun sonunda Sezen Aksu’nun ayan beyan gözüktüğü bir klipti..

Birbiriyle son derece uyumsuz Sarp Apak, İrem Sak ve Ömer Erkan‘ın geceyi bir türlü “sunamaması”, sosyal medyada en güzel şu ifadeyle açıklandı aslında: “Ellerinde Gülse Birsel’in yazdığı metinler olmayınca Yalan Dünya oyuncuları böyle çuvallayabiliyorlar işte..”. Gece boyunca ödül dağıtan isimlerin ağırlıklı olarak yönetim kadrosundan olması, sunucuların sürekli birbirini kesmeleri ve bir ağızdan konuşmaya çalışmaları, gece sonunda sunucuların ellerine birer gitar alıp kelalaka bir şarkıyı, “Efulim”i söylemeleri törenin değerini düşürdükçe düşürdü.

Dağıtılan ödüllerin, her yıl olduğu gibi bu yıl da Hürriyet okurlarının beğenileriyle dağıtıldığı duyuruldu ama ödüle giden süreçte web sitesi üzerinden doldurulan formda aday sanatçılar sunulmadığı için ödüllerin şeffaflığı konusu kolaylıkla güme gitti. Nitekim ödül verilen birçok yapım ve dizinin de Kanal D yapımı olması bu şeffaf(sız)lığa katkıda bulundu. Müzik alanındaki ödüllerde her yıl olup da bu yıl Halk Müziği ödülünün olmaması şaşırtıcı değil miydi? Ya İbrahim Tatlıses’e 2 yıldır albüm yapmamasına karşın üst üste ödül verilmesi?

Bu geceyi izleyince kısa bir süre önce kaybettiğimiz Orhan Boran’ı ve nazarında tüm diğer eski TRT spikerlerini ne çok özlediğimizi hatırladım, nereden nereye geldiğimizi görüp üzüldüm. Zaten popüler diye oyuncuların sunucu yapılmasının da sonuna kadar karşısındayım; ancak  madem biraz da reyting peşindeliği söz konusu, o halde neden bu işi adam gibi yapabilecek deneyimli oyuncu-sunuculara vermiyorlar anlamak çok güç..

Olcay Tanberken (Dikkat Müzik!)

NOT: Sarp Apak’ın bir ara “Trending Topic olmuşuz, teşekkürler” demesiyle yerlere yattık. Tören bitip de Twitter başına geçtiğinde neden TT olduğunu öğrendiğinde herhalde şöyle bir yutkunmuş olmalı.

39.Altın Kelebek Ödülleri kazananları :

Kadın sunucu: Esra Erol
Erkek sunucu: Acun Ilıcalı
Kadın haber spikeri: Nazlı Tolga
Erkek haber spikeri: Mehmet Ali Birand
Drama: Muhteşem Yüzyıl
Senaryo yazarı: Gülse Birsel
Dizi yönetmeni: Çağatay Tosun (Suskunlar)
Dizi müziği: Nail Yurtsever-Cem Tuncer (Adını Feriha Koydum)
Kadın oyuncu: Meryem Uzerli
Erkek oyuncu: Kıvanç Tatlıtuğ
Komedi dizisi: Yalan Dünya
Kadın komedi oyuncusu: Gupse Özay
Erkek komedi oyuncusu:
Bartu Küçükçağlayan
Magazin programı: Pazar Sürprizi (Caner Erdem)
Güncel kültür-sanat programı:
Şeffaf Oda
Türk Pop Müziği kadın solist:
Ajda Pekkan
Türk Pop Müziği erkek solist: Murat Boz
Türk Sanat Müziği kadın solist:
Sertab Erener
Türk Sanat Müziği erkek solist:
Ahmet Özhan
Fantezi müzik kadın solist: Ebru Gündeş
Fantezi müzik erkek solist:
İbrahim Tatlıses
Turkcell Müzik Ödülleri: Kolpa (En İyi Müzik Grubu)-Halil Sezai (En İyi Erkek Sanatçı-Göksel (En İyi Kadın Sanatçı)
Çıkış yapan solist: Halil Sezai-Gökçe
Müzik grubu: Model
Klip: Sezen Aksu ‘Vay’
Sevil Kaynak-Sinan Tuncay
Şarkı: Yakar Geçerim (Tarkan)
Spor programı Yüzde Yüz Futbol
Yarışma programı Kim Milyoner Olmak İster
Özel ödül: Alpay, Selami Şahin, Seyyal Taner, Salim Dündar