Yeni yılın ilk dakikalarında sürpriz bir tanıtım ile kamuoyuna duyurulan 2011 Eurovision temsilcimiz Yüksek Sadakat olarak açıklandı. Uzun bir süredir medyada Atiye, Hande Yener, Şebnem Ferah, Hayko Cepkin ve Ayna gibi farklı isim ve grupların adlarının geçtiği yarışmaya Yüksek Sadakat’in seçilmesi herkese sürpriz oldu. Grup üyeleri de 2 gün önce TRT ile anlaştıklarını belirterek onlar için de sürpriz bir karar olduğunu açıkladı. Grubun kurucusu, bas gitarist Kutlu Özmakinacı: “Teklif bize de sürpriz oldu. Biz de kararı bir gün önce öğrendik. Ülkemizi en iyi şekilde temsil etmek için elimizden geleni yapacağız” dedi. Grup Eurovision şarkısını 20 gün içinde TRT’ye temsil etmeyi planlıyor. Şarkının İngilizce mi, Türkçe mi olacağına ise önümüzdeki günlerde karar verilecek.
TRT Müzik Dairesi Başkanı Deniz Çakmakoğlu ise şu açıklamayı yaptı: “TRT’nin Eurovision seçimi için açıklanmış olan temel kriterleri doğrultusunda kararımızı verdik. Eurovision’a gidecek sanatçı ya da grubun ülkemizi yurtdışında temsil edecek standart özelliklere, eğitim ve kültür seviyesine ve müzikal farklılığa sahip olması da gerekiyor. Yani herkes Eurovision’a gidemez. Bu da o sanatçı ya da grubu değersiz ya da kötü müzisyen yapmaz ama ummadığınız bir kişinin de Eurovision şansı yüksek olabilir. Biz bu seçimi yaparken toplumun her kesiminden insanın fikrini aldık, gençlere danıştık. Yüksek Sadakat’in fark yaratan müziği, yüksek kültür seviyesi ve sahip olduğu diğer genel özellikleriyle ülkemizi çok iyi temsil edeceğine inandık ve bu yıl onları seçtik.”
DikkatMüzik! olarak grubun yüksek müzikalitesi ile yarışmada iyi bir iş çıkarabileceğini düşünüyor, şarkının hazırlanmasında İngilizce ve hareketli sound formülünün unutulmaması gerektiğini iletiyor ve gruba bu zorlu süreçte başarılar diliyoruz.
‘Geçen bir kuş’ uçurdu onları
Temelİ 1997’de Filinta adıyla, Blue Jean dergisi Yayın Yönetmeni, şarkı yazarı ve bas gitarist Kutlu Özmakinacı tarafından atılan Yüksek Sadakat, vokallerde Kenan Vural, gitarda Serkan Özgen, basta Kutlu Özmakinacı, tuşlu çalgılarda Uğur Onatkut ve davulda Alpay Şalt’tan oluşuyor. Grup ilk albümünü Ocak 2006’da DMC etiketiyle piyasaya çıkardı. Albümde yer alan ve Nielsen müzik ölçümlerine göre Türkiye radyolarında en çok çalınan parça olan “Belki Üstümüzden Bir Kuş Geçer” adlı şarkıyla ünlenen grup, Türk coğrafyasına mal olmuş müzikal motifleri de kullanarak yaptığı vurucu şarkı sözleriyle dikkat çekti. 2008 yılında “Katil & Maktul” adlı albümü piyasaya çıkaran grup 2005 yılında Altın Kelebek TV Ödülleri’nde En İyi Çıkış Yapan Grup ödülü dahil, 10 tane ödül aldı.
İşte basında yer alan konu ile ilgili çeşitli görüşler:
Sanat dünyası ne dedi?
TRT’nin ‘Yüksek Sadakat’ seçimi sanat dünyasında farklı tepkilere neden oldu. İşte görüşler…
– Deniz Erdem (Avrupa Müzik’in ortağı): TRT yöneticileri Türk halkıyla dalga geçti. Son dakikada değiştirilen sanatçının yerine bu grubu koydular. Bunlara hakkımızı helal etmiyoruz. Çok büyük sanatçıların olduğu Türkiye’de, neden bu grubu yolladılar? Son dakika ve kimlerin talimatıyla seçildiler, bunun hesabını soracak yok. Bu saatten sonra, üstümüzden bir kuş geçse bile yine Eurovision’da ilk 10’a giremeyiz.
– Şebnem Bozoklu: Dünkü fısıltılar doğru çıkmadı. Ayna gitmiyor diye çok sevindim. Bence Yüksek Sadakat de doğru seçim değil. Ah Atiye…
– Garo Mafyan: Bence gayet yerinde bir karar… Eurovision’da gruplar her zaman daha başarılı oluyor. Yarışmada başarılı olmalarını dilerim.
– Erhan Güleryüz (Ayna): Her yıl Eurovison öncesi adaylar çıkar, konuşulur. Daha sonra ise o adaylardan bambaşka birisi gönderilir. Bu yıl da farklı bir şey olmadı. Bu yıl zaten bizimle ilgili bu kadar haber yapıldığına göre kesin gönderilmeyiz diye düşünüyorduk. Çıkan sonuç çok sevindirici. Yüksek Sadakat, Türkiye’nin en iyi gruplarından biri. Bizim de arkadaşlarımız zaten. Hem müzikalite, hem müzik adamı duruşlarıyla son yıllarda yapılmış en iyi Eurovision seçimi oldu.
– Zeynep Casali: Yorucu bir döneme girdiler. Son dakika sürprizi oldu. Bence 2011’in ilk büyük olayıdır. Kenan Vural, hem iyi bir solist hem de iyi bir şarkı yazarıdır. Keza Kutlu Özmakinacı da dergi yöneticiliğinden müzik dünyasına geçip bu kadar başarılı olması ve Yüksek Sadakat’in şarkılarını yazan kişi olarak grubu hep bir adım öne taşıyacak hamleler yapması bugünkü Yüksek Sadakat’in oluşmasının en büyük etkenidir. Yolları açık, şansları bol olsun.
– Işın Karaca: Yolları açık olsun. Ama Eurovision şarkı yarışmasının bu kadar ciddi bütçe ve stratejilerle yapılandırılması bana yanlış geliyor.
– Deniz Arcak: Eurovision eski parıltısını bence yitirdi. Artık kendi starlarını yaratamıyor. Bir sene önceki birinciyi bile zor hatırlıyorlar. Biz de Sertab’ın birinciliğiyle başka bir boyuta taşındı yarışma. Yüksek Sadakat çok tehlikeli bir sürece giriyor. Şarkı, tanıtım, provalar vs. enerji sarf etmelerini gerektiren işler. Üstesinden geleceklerdir. Bir ülkenin sorumluluğunu almak kolay değil.
– Zeynep Dizdar: Yıllar önce ben de vokalist olarak katılmıştım. Zor bir olay. Her anlamda bir ülkenin sorumluluğunu üstleniyorsunuz. Çok fazla ilhama ihtiyaçları var. Her şeyin kapısını açan şarkıdır. Güzel bir şarkı yazacaklarını düşünüyorum. Başarılar diliyorum.
Seyyal Taner: Türkiye’nin yüzü olarak çok güzel bir seçim. beğenerek dinlediğim bir grup Umarım kazınırlar, şansları bol olsun.
Petek Dinçöz: Yüksek Sadakat çok saçma bir seçim. Keşke daha bilinen birini gönderseydiler. Sonucu göreceğiz.
Sibel Tüzün: TRT seçtiğine göre, Yüksek Sadakat’de bunu kabul ediyorsa bize düşen onları desteklemektir. Canlı performans yapmaya alışık olan şarkıcı ve grupların gitmesi Eurovision’da her zaman artıdır.
Sezen Cumhur Önal : ‘Grup olarak seni seçtik, şarkını da sen bul’ diye bir mantık olur mu? TRT’nin yaptığı işi hiç anlamadım.
Zeynep Casalini: Yüksek Sadakat’a başarılar diliyorum. Yorucu bir döneme girecekler. 2010’un son dakika sürprizi oldular.
Işın Karaca: Başarılar diliyorum. Ama Eurovision yarışmasının bu kadar ciddi bütçe ve stratejilerle yapılandırılması bana yanlış geliyor.